ust

Turkey Live
Turkey About
www.turkeylive.net
turkey photo images
turkish image
www.turkeylive.net
Bursa Hotel
Bursa Otelleri Otel
Otel Bilgileri Turizm Tatil
 ::... ANASAYFA ...::

BURSA

Bursa Tarihçesi
Bursa Fotoğrafları
Coğrafi Konumu
Bursa'da Sanayi
Bursa'da Kültür-Sanat Etkinlikleri

TURİZM

Bursa ve Turizm
Tarihi Eserler
Müzeler
Uludağ
Mesire Yerleri
Termal Turizm
Ulaşım
Bursa Otelleri
Bursa Eski Evleri
 

LİNKLER

Bursa Valiliği
bursa hakimiyet
bursa olay gazetesi
Bursa Haber
Bursa Büyükşehir Belediyesi
Uludağ Üniversitesi
Yaşayan Bursa
Bursalılar sitesi
Bursa Life
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası
Bursa Barosu
Yıldırım Belediyesi
Bursa Tabip Odası
Bursa Sağlık Müdürlüğü
Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası
Bursaspor Resmi İnternet Sayfası
Uludağ İhracatçılar Birliği
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası
Bursa Serbest Bölgesi
Demirtaş Sanayi Bölgesi
bursa emlak
bursa liseler
bursa devlet hastanesi
meb bursa
e bursa

bursa auto

 

 

 

 

iznik, Bursa

İznik, aynı adı taşıyan İznik Gölü kıyısında, il merkezine 86 km. uzaklıkta bulunan bir Bursa ilçesidir.

 

Coğrafi Konum

İlçe 29-30' (Demirışık köyü batısı) ve 29-57' (Elmalı köyüdoğusu) doğu boylamları ile 40-21' (Hisardere tepesi) ve 40-37' (Ayvaşa dağı) kuzey enlemleri arasındadır. Rakımı 85m, yüz ölçümü 753 km2dir. İznik Bursa'ya 77km, İstanbul'a 210km, Eskişehir'e 149km uzaklıktadır.

Nüfus

İznik ilçesi, ilçe merkezinde bulunan 7 mahalleden, 37 köy ve 2 beldeden oluşmaktadır. 2000 yılında yapılan genel nüfus sayımı sonuçlarına göre ilçenin nüfusu 20200 dir.

 

İklim

İznik genellikle ılıman bir iklime sahiptir. İlçede kışlar genel olarak çok yağışlı, yazlar ise kuraklığa sebep olmayacak derecede yağışlı geçer.

Tarih

İznik, dört imparatorluğa başkentlik yapmış nadir yerleşimlerden biridir. Bitinya, Bizans, Selcuklu, Osmanlı imparatorluklarının başkenti olmuştur.

İznik'te M.Ö 2500 yıllarından itibaren uygarlıkların varolduğu bilinmektedir. M.Ö 316'da Makadeona İmparatoru İskender'in komutanı Antigonos tarafından yenilenen ve Antigoneia adını alan kent; Antigonos'un Lysimakhos'a yenilmesiden sonra muzaffer komutanın eşi Nikaia'nın adını almıştır. M.Ö 293'te Bitinya krallığına katılmış, bu dönemde önemli mimari eserlerle donatılmış ve bir süre de krallığın başkenti olmuştur. Daha sonra önemli bir Roma yerleşim birimi olarak varlığını sürdürmüştür. İznik, 325 yılında Hristiyanlık açısından çok önemli bir olay olan I. Konsül toplantısına ev sahipliği yapmıştır. Bu toplantıda Hz. İsa'nın tanrıdan dünyaya gelmediği tezine karşılık, tanrının oğlu olduğu görüşü baskın çıkmış, hristiyanlık ile ilgili yortu günleri ve 20 maddelik Nikeia Kanunları kabul edilmiştir. 787'de toplanan VII. Konsül de İznik'te gerçekleşmiş ve bu konsülde resim ve heykel üzerindeki yasakları kaldırmıştır.

Bizans ve Selçuk'a da başkentlik yaptıktan sonra 1331'de Orhan Gazi tarafından Osmanlı topraklarına katılmış; sanat, ticaret ve kültür merkezi haline gelmiştir. 14, 15, 16. yy'larda dünyaca ünlü İznik çinilerinin üretimi gerçekleşmiştir.

Ekonomi

Ağır sanayi yatırımlarının bulunmadığı İznik ovası, zeytin, üzüm, şeftali, kiraz, erik, ceviz, kestane, elma ve domates üretiminde önemli bir potansiyele sahiptir. İznik’te üretimi yapılan tarımsal ürünler içinde zeytin, çiftçi ailelerinin %70 gibi önemli bir kısmının gelir kaynağı olarak birinci sırayı almaktadır. Yöreye has bir ürün Müşküle üzümü, ilçede halen yetiştirilmektedir.

İlçenin doğası, arkeolojik ve tarihi kalıntıları ile gölün doğal kıyı şeridi piknik yapmaya elverişli geniş ağaçlık alanlarıyla turizme canlılık katar. Hacı Osman Köyü ve çevresinde yamaç paraşütü ve çim kayağı sporları için uygun alanların tespiti ile bu sporlara ilgi duyanlara ev sahipliği yapmaya başlamıştır.

İznik gölünde tatlı su kereviti ve sazan, yayın, alabalık , kızılkanat, gümüş gibi balık çeşitleri bulunur. Kerevit ve gümüş balığının tamamı ihraç edilir; diğer ürünler bölgede tüketilir.

 

iznik Çinisi

İznik Osmanlı devrinde,büyük çini merkezlerinden biridir.Osmanlı devrinden zamanımıza kadar gelen en eski çinileri 1391 tarihinde inşaatı tamamlanan İznik Yeşil Cami minare sinde görmek mümkündür. İznik'te 15.asrın ilk senelerinde başlayan çinicilik çok kısa bir zamanda büyük bir gelişme gösterdiğinden şehre çinili İZNİK adı verilmiştir.17.yy.da İznik'i gezen Evliya Çelebi, bu şehrin dokuz mahallesinde halkın çini ve çanak çömlek imal ederek geçimini sağladığını ve İznik'te 340 adet çini fırının bulunduğunu seyahatnamesinde zikretmektedir.Osmanlı devrinde mimari eserlerin iç tezyinatında kullanılan çiniler 24x24 cm. ebadında ve 2-3 cm. kalınlığında tabakalar halinde yapılmıştır. Umumiyetle Selçuk çini tezyinatı Osmanlıların ilk devirler de bazı küçük değişikliklerle devam etmiştir.İstanbul Çini Köşk Müzesi mihrabında, Selçuklu hendesi ve yıldızlardan müteşekildir.İznik çinilerin de hendesi şekiller yerine zarif kıvrık dallar üzerine serpiştirilen Hatayi ve Rumi tezyinata önem verilmiştir.Bugün birçok mimari eserimizi süsleyen ve bazı Avrupa müzelerinin en mutena köşelerinde muhafaza edilen İznik çini ve seramiğinin yapılma işine 16.yy.büyük önem verilmiştir. Çinicilikteki bu inkişaf 16.asırda artan inşa faaliyetlerine sıkı sıkıya bağlıdır.16.asrın 1.yarısın da imal edilen çinilerde beyaz zemin üzerine çiçek motifleri,rumiler ve palmetler mavi, lacivert ve sarı renkte işlenmiştir. 16.yy'ın ikinci yarısından itibaren çinilerin renk ve motiflerinde kendini gösteren değişme neticesinde büyük bir zenginlik ve kalite yükselmesi görülür.Beyaz zemin üzerine natüralist çiçek ve yaprak, şakayık, lale, sümbül, karanfil,gül, erik ve nar çiçeği motifleri itina ile işlenmiştir. Sırlar parlak ve çok temizdir. 1557'den sonra ortaya çıkan mercan kırmızısı, çinilere ayrı bir güzellik vermektedir. Çiniler üzerinde kabartma şeklinde görülen domates veya mercan kırmızısının 17 yy. başlarında birden kaybolduğu görülür. Herhalde ustasının ölümü ile mercan kırmızısı sır olup gitmiştir 16. yy. İznik çinileri ile,Topkapı Sarayı harem dairesinde altın yol, 1557 yılında inşaatı tamamlanan Süleymaniye Camii'nin mihrabı, Rüstem Paşa Camii ve türbesi, Sokullu Mehmet Paşa Camii ile diğer bazı mimari eserler tezyin edilmiştir. Ayrıca bu yüzyıl çinilerinde çiçeklerden en fazla lale motifine yer verilmiştir. Rüstem Paşa Camii çinilerinde kırk bir çeşit lale motifinin bulunduğu tesbit edilmiştir. 17.yy. başlarında İznik çini sanatı ve tekniğinde bir duraklama görülür. Desenler bozulmaya renkler birbirine vurmaya başlar. Lale ve karanfil motiflerin de 16.yy. ikinci yarısında görülen mercan kırmızısı kaybolur. Yerine soluk bir kırmızı gelir. Bu yüzyılın çinilerinde zemin beyaz,yeşiller mavimsi ,firuze mavisi de yeşilimsi bir renk alır. 16.yüzyılda yapılan panolarda çiçek ve ağaçlar doğrudan doğruya yerden çıkmış gösterildiği halde,17.asırda artık vazoların içinden çıkarılmaya başlanır. Bununla beraber 17.yy.başlarında fevkalade güzel çiniler imal edilmiştir. Sultan Ahmed Camii, Revan ve Bağdat Köşkleri, Topkapı Sarayının sünnet odası kapısının iki yanı bu devir çinileriyle süslenmiştir. 17.yy sonlarında İznik çiniciliğinde başlayan gerileme, Osmanlı Devleti'nin duraklaması ile alakalıdır. Dahili ve harici huzursuzluklar ve harplerle yıpranan devlet,sulh ve sükun devrinde sanata gösterilen alakayı gösterememiştir. 16.asrın hummalı sanat faaliyetlerine bu devirde tesadüf edemiyoruz. Mimari faaliyetler parasızlık sebebiyle çok azalmış ve mimariyi kendisi ne bir tatbik sahası addeden İznik çiniciliği de böylece bozulmaya başlamıştır. İnşaatın durması ile sipariş alamayan çini imalathaneleri yavaş yavaş kapanmaya başlamış ve 1716 senesinde İznik'te çini faaliyeti tamamen sona ermiştir. 1719'da yapılan 3.Ahmet Kütüphanesi'nin Çini ihtiyacı boğaz içindeki Kara Mustafa Paşa Yalısı'nın çinileri sökülerek karşılanmıştır. 18.asırda III.Ahmet'in veziri Nevşehirli Damat İbrahim Paşa İznik'teki çini ustalarını toplayarak 1725 senesinde İstanbul' da Tekfur Sarayı'nda çini imalathanesi açarak çiniciliği tekrar ihya etmek istemiştir. Bu imalathanede İznik çinisi ayarında çini yapılamamıştır. Tekfur Sarayı çinilerinde, zemin kirli mavimtırak, motifler yeşil mavi, solgun kırmızı ve sarı renkte olup sırlar bozuktur. Kısa bir müddet sonra bu faaliyet de durmuş, ihtiyacı karşılamak için Viyana ve İtalya'dan çini ithal edilmiştir. Son yıllarda Prof. Dr.Oktay Aslanapa tarafından, İznik Çiniciliği ile ilgili bir takım araştırmalar yapılmış ve bu araştırmalar neticesinde bazı çini fırınları bulunmuştur. Günümüzde bu araştırmalar zaman zaman devam etmektedir. İlgili bakanlıkların yetersiz bir bütçe sunmasından dolayı bu çalışmalar yetersiz kalmaktadır. Son yıllarda İlçede yapılan kazılar ve atölye çalışmalarıyla birlikte İznik Çiniciliğinde bir hareketlilik gözlenmektedir. Bu hareketlilik İlçede faaliyet gösteren çini atölyelerini umut verici çalışmalarıyla da kendini göstermektedir.Günümüzde İznik'te çinicilikte en büyük eksikliğimiz alp yapı konusundadır. İznik çinisinin renkleri ve desenleri orijinal olarak kullanılmakta fakat birçok atölyede Kütahya alt yapısı kullanılmaktadır. Yapılan Karolarda ise orijinal olmasa da günümüz teknolojisi ile aslına en yakın alt yapı kullanılabilmektedir. İznik çinisinin yeniden doğuşu bu alt yapı eksikliğinin giderilmesi ile olacaktır.

Tarihi binalar

  • Ayasofya Kilisesi (İznik)
  • İznik Kilisesi (İznik)
  • Zoimesis Tes Theotokos (İznik)
  • Aziz Tryphonos Kilisesi (İznik)
  • Sarı Saltuk türbesi (İznik)

Camiler

• Ayasofya Camii (Haigha Sophia Kilisesi-İznik)

• Eşrefzade Camii (İznik)

• Mahmut Çelebi Camii (İznik)

• Yeşil Cami (İznik)

Medreseler

• Süleyman Paşa Medresesi (İznik)

Dış bağlantılar

 

İLÇELER


Osmangazi

Nilüfer

Büyükorhan

Yıldırım

Gemlik

Gürsu

Harmancık

İnegöl

İznik

Karacabey

Keles

Kestel

Mudanya

Mustafakemalpaşa

Orhaneli

Orhangazi

Yenişehir

 

www.bursam.info Bursa , Bursa Köyleri , ilçeleri ve Tarihi Mekanlar " herşey yeşil bursa için " Bursa ili web sitesi

site ekle